Kategori arşivi Kategorilenmemiş

Pelvik Taban Nedir? Pelvik Taban Problemleri ve Tedavi Yöntemleri

Pelvik Taban Nedir?

Pelvik Taban; kas dokusu, fasya (vücut bölümlerini saran destekleyen ve birbirinden ayırarak sabit tutan kolajen açısından yoğun bağ doku katmanı), ligamentler (bir kemiği başka bir kemiğe bağlayan yapı) ve konnektif dokudan (bağ doku) oluşan hamak şeklinde bir yapıdır. Abdominopelvik kavite dediğimiz alt karın ve leğen kemiği çevresi bölgenin alt kısmında yatay düzlemde bulunan multifonksiyonel bir yapıdır.

Pelvik Tabanın İşlevi Nedir?

Pelvik taban iç organlar ve pelvis (leğen kemiği) için anatomik destek sağlar. Sindirim sistemi (dışkılama), boşaltım sistemi (işeme) fonksiyonları ve cinsel fonksiyon ile ilişkilidir. Pelvik taban intraabdominal basıncı oluşturabilir ve kontrol edebilir, bunu abdominal kaviteyi saran kaslarla yapar. İnsan vücudunun fizyolojik olarak işleyiş mekanizması çoğunlukla basınç ilişkileriyledir. Örneğin kalp atışı belirli bir basıncın üzerinde olmalıdır ki dolaşım sağlanabilsin. İntraabdominal basınç ise karın içi basıncıdır. Bazı yemek işletmelerinin önünde gel gel yapan balon adamların buna benzer bir basınç (hava akımıyla) ile ayakta duruyor gibi gözüktüğünü düşünebiliriz. Pelvik taban kasları ayrıca lumbal omurganın dik duruşuna da katkı sağlar.

Pelvik taban kaslarını tramboline benzetebiliriz, aşağı ve yukarı hareket edebilirler. Nefes aldığımız zaman diyafram (ana solunum kası) aşağı iner ve akciğerlerimiz genişler. Bu olay iç organları karın boşluğu içerisinde aşağı iter ve iç organları sıkıştırmamak için pelvik taban kasları gevşer ve esner. Nefes verdiğimizde ise diyafram normal pozisyonuna gelir ve gevşer. Pelvik taban kasları da normal pozisyonuna gelir.

Güçlü pelvik taban kasları öksürük, hapşırık, gülme ve ağırlık kaldırma aktivitelerini yaparken abdomene ve pelvik tabana ekstra bir yük yüklendiği zamanlarda oldukça önemlidir.

Pelvik Taban Fonksiyon Bozukluğu Nedenleri

Pelvik taban disfonksiyonları (bozuklukları) insanlar arasında kişinin kendisini rahatsız edici ve yaygın olan ama normal sayılamayacak durumlar için şemsiye terimdir.

Pelvik taban kasları aşırı kasılmış spazm durumunda olabilir ya da azalmış aktiviteye sahip olabilir ve kasılmakta zorlanır. Ancak kişinin yaşadığı semptomlar karma tipli de olabilir.

Aktivitesi azalmış pelvik taban semptomları

  • Koşma, zıplama, öksürme, hapşırma, gülme durumlarında kaçırma (mesaneye baskı uygulayan her durum)
  • Anlık gelen acilen işeme ve dışkılama ihtiyacı
  • Pelvik taban kas kasılmaları zayıf hissedilir
  • Tampon ya da menstural kap düşebilir
  • Cinsel ilişki eskisi gibi hissettirmeyebilir
  • Ağırlık, basınç ya da çekilme hissi
  • Bacaklarının arasında yumurta ya da top varmış gibi hissedilebilir
  • Vajina girişinde bir çıkıntı fark edilebilir
  • Tuvalete zamanında yetişememe
  • Mesaneyi ya da bağırsakları tam boşaltamama hissi
  • Sakroiliyak eklem ağrısı, kalça ağrısı
  • Kronik kabızlık

Aktivitesi artmış pelvik taban semptomları

  • Koşma, zıplama, öksürme, hapşırma, gülme durumlarında kaçırma (mesaneye baskı uygulayan her durum)
  • Anlık gelen acilen işeme ve dışkılama ihtiyacı
  • Pelvik taban kas kasılmaları zayıftır ya da düşük dayanıklılığa sahiptir
  • Mesaneyi boşaltmaya başlatmada veya tamamen boşaltmada zorluk
  • Penetrasyon (cinsel birleşme) ile ağrı hissi
  • Cinsel ilişki sırasında veya sonrasında ağrı
  • Pelvik, abdominal, kasık ya da genital organ bölgesinde inatçı geçmeyen ağrı
  • Travma, doğum esnasında yırtılma ya da yardımcı araç gereç kullanımı gerekmesi
  • Kegel egzersizleri yapmak ya da bu kasılmayı sürdürmeye çalışmak semptomları kötüleştirir
  • Endometriozis, internal sistit, vajinismus veya disparoni tanısı
  • Kronik kabızlık
  • Yürüyüş bozukluğu
  • Travmatik yaralanma (sırt ya da kalça bölgesinde)
  • Kronik stres

Pelvik taban kaslarının aşırı kasılması durumu öğrenilmiş davranış/patern olarak varsayılır. Stres, tehdit altında hissetmek, ağrıya karşı koruma davranışı, emosyonel durum (utanç, anksiyete, korku), sık sık tekrarlayan şekilde tuvalet ihtiyacını tutma davranışı bunlara örnek olarak verilebilir.

Risk faktörleri

  • Hamilelik, çoğul gebelik
  • Normal doğum (uzamış veya zorlu doğum)
  • Menopoz
  • İlerleyen yaş
  • Pelvik bölge cerrahileri, prostat cerrahileri, histerektomi
  • Kronik kabızlık, aşırı ıkınma
  • Obezite (Beden kitle indeksi 30’un üzerindeyse)
  • Nörolojik hastalıklar (İnme veya MS gibi)
  • Spinal yaralanmalar (Mesane ve bağırsak ile ilgili nöral bağlantılarda hasar varsa)
  • Pelvik bölge yaralanmaları ve sinir yaralanmaları
  • Kronik öksürük
  • Sık hapşırma
  • Diyabet
  • Sık idrar yolu enfeksiyonu
  • Elit atletler, yüksek etkili sporla uğraşanlar
  • Bel ağrısı geçmişi (pelvik taban kasları bel bölgesinin stabilizasyonunda rol alır)
  • Bedensel hareket eksikliği (sedanter yaşam)
  • Kafein, sigara, alkol kullanımı
  • Doğumsal anomaliler
  • Gastrointestinal rahatsızlıklar (irritabl bağırsak sendromu)

Pelvik Taban Rehabilitasyonu Nedir?

Pelvik taban kaslarının yeniden eğitilmesi, kasların koordinasyonunun geliştirilmesi, ağrının azaltılması, intraabdominal basıncın regüle edilebilmesi, derin solunum tekniklerinin kişiye öğretilmesi gibi yaklaşımları içeren bir tedavi yöntemidir.

Pelvik taban rehabilitasyonundaki amaç beden farkındalığı ve propriosepsiyon hissini arttırmak (kas kasılmasıyla da bu his çalışılmış olur), kas gevşemesini ve elastisitesini geliştirmek ve ağrıyı azaltmaktır.

Pelvik Taban Rehabilitasyonu Uygulama Alanları Nelerdir?

Alt üriner sistem disfonksiyonları

  • Üriner inkontinans: İdrar kaçırma
  • Urgency: İdrara acilen çıkma isteği, sıkışma
  • Frequency: Sık idrara çıkma
  • Noktüri: Gece uykudan uyanıp bir veya birden fazla kez idrara çıkma ihtiyacı
  • Enürezis nokturna: Uykuda idrar kaçırma, gece altını ıslatma
  • Disüri: İdrar yaparken ağrı, yanma ya da batma hissi
  • Hesitancy: İdrar yapmaya başlamada zorluk
  • İşeme sonrası damlatma
  • Bozulmuş mesane duyusu
  • Straining (ıkınma) mesaneyi boşaltmak için karın kaslarını zorlaması
  • İşeme zorlukları
  • Kesikli işeme
  • Zayıf akımlı işeme
  • Mesaneyi tam boşaltamama
  • Tekrarlı idrar yolu enfeksiyonu
  • Pelvic organ sarkması (pelvik organ prolapsusu): pelvik bölgedeki organların (Mesane, rahim,rektum veya ince bağırsak) normal konumlarından aşağı doğru sarkması durumudur.

Bağırsak disfonksiyonları

  • Konstipasyon (Kabızlık)
  • Fekal urgency: Ani, güçlü ve kontrol edilemeyen dışkılama isteği
  • Fekal frequency: Normalden daha sık dışkılama, günlük dışkılama sayısının artması
  • Koital fekal urgency (Cinsel ilişki sırasında dışkılama hissi veya ani dışkılama isteği)
  • Koital fekal inkontinans (cinsel ilişki sırasında dışkı kaçırma durumu)
  • Stres fekal inkontinans
  • Fekal taşma inkontinansı (rektumda uzun süre biriken sert dışkının neden olduğu sızıntı şeklinde dışkı kaçırma)
  • Tenesmus (Rektum veya mesanede tam boşalmamış hissi ile birlikte sıkışma veya kramp tarzı ağrı)
  • Straining (ıkınma)
  • Anorektal ağrı semptomları (defekasyon esnasında ağrı, inflamatuar anorektal ağrı, non-inflamatuar anorektal ağrı)
  • Tam boşaltamama
  • Rektal hiposensivite, rektal hipersensitivite
  • Parmak ile boşaltma
  • Rektal kanama
  • Anorektal prolapsus
  • Soiling (dışkı sızıntısı veya lekelenme; kontrolsüz, istemsiz ve genellikle az miktarda dışkının iç çamaşırı veya giysiye bulaşması durumu), defekasyon sonrası soiling (anal sfinkterin tam kapanamaması veya rektumda dışkı kalması ile ilişkilidir)

Nörojenik kaynaklı disfonksiyonlar

Nörojenik mesane ve/veya nörojenik bağırsak etkilenimi olabilir. Sinir etkilenimi sebebiyle mesane ve bağırsak kontrolü etkilenir.

Nörolojik Fizik Tedavi ile ilgili bilgi almak isterseniz ilgili yazımıza bakabilirsiniz.

  • Omurilik yaralanması
  • Multiple skleroz
  • Miyelomeningosel
  • Serebral palsi
  • Parkinson hastalığı
  • Serebrovasküler kazalar
  • Travmatik beyin hasarı
  • Boyun ve omurilik tümörü
  • Cauda equina sendromu
  • Transvers miyelit
  • Multisistem atrofisi
  • Pelvik sinir hasarı ve diyabet

Kronik pelvik ağrı

Kasık, kalça, suprapubik bölgede 6 aydan uzun süren ve adet dönemi ile ilişkili olmayan ağrılar

  • Ağrılı mesane sendromu
  • Üretral ağrı sendromu
  • Prostat ağrı sendromu
  • Skrotal ağrı sendromu
  • Testiküler ağrı sendromu
  • Post vazektomi ağrı sendromu
  • Epididimal ağrı sendromu
  • Endometriozis ile ilişkili ağrı sendromu
  • Vajinal ağrı sendromu
  • Vulvar ağrı sendromu
  • Klitoral ağrı sendromu
  • Anorektal ağrı sendromu
  • Anismus
  • Pudental ağrı sendromu
  • Perineal ağrı sendromu
  • Pelvik taban kas ağrı sendromu Kuyruk sokumu kemiği ağrı sendromu

Seksüel disfonksiyonlar

Erkeklerde;

  • Erektil disfonksiyon
  • Ejekülasyon gecikmesi
  • Erken boşalma

Kadınlarda;

  • Orgazmın gecikmesi veya olamaması
  • İlişki öncesi ve sırasında yetersiz vajinal yağlanma
  • Vaijnal laksite
  • Cinsel ilişkiye izin verecek kadar vajinal kasları gevşetememe
  • Vajinismus

Erkeklerde ve kadınlarda;

  • Sekse ilgi veya istek eksikliği
  • Uyandırılamama
  • İlişki sırasında ağrı

Gebelik veya doğum sonrası dönemle ilişkili disfonksiyonlar:

  • Pelvik kuşak ağrısı, bel-boyun ağrısı, siyatik, torasik omurga ağrısı
  • Sakroiliak disfonksiyon, simfizis pubis disfonksiyonu, koksidinya
  • Hamileliğe bağlı osteoporoz
  • Ayak ve bacak ağrısı, kondramalezi patella, huzursuz bacak sendromu
  • Torasik outlet sendromu, karpal tünel, brakiyal pleksus, meraljia parestetika, Posterior tibial sinir kompresyonu
  • Urge ve stres inkontinans, urgency, frequency
  • Diastazis rekti (sadece hamilelik sonrası kadınlarda görülmez)
  • Varikoz ven
  • Hemoroid
  • Kas krampları, yorgunluk, uykusuzluk
  • Tromboembolizm

Diğer problemler

  • Diastazis rekti (karın ön duvarındaki kasların birbirinden ayrılması)
  • Dismenore (regl dönemi ağrısı)
  • Endometriozis (Rahim iç tabakasına benzeyen dokunun rahim dışında yerleşmesi ve adet döngüsüyle birlikte ağrı ve iltihap oluşturması)
  • Hormon tedavisi alan menapozlu kadınlar
  • Pelvik travmalar, kas iskelet sistemi bozuklukları
  • Pelvik ve abdominal cerrahi sonrası pelvik taban disfonksiyonları
  • Anatomik bozukluklar sonucu pelvik taban disfonksiyonları: ekstrofi vezika (mesane normal anatomik yerinde değildir, vücudun dışındadır), ARM (Anorektal malformasyon)
  • Konjenital(doğumsal) veya edinilmiş konnektif doku bozuklukları

Pelvik Taban Rehabilitasyonu Kimlere Uygundur?

lojik ve yapısal bir problem yoksa 5 yaş ve üzeri herkese uygulanabilir. Nörolojik ve/veya yapısal bir problem varsa her yaşta uygulanabilir.

Pelvik Taban Rehabilitasyonu Yöntemleri

Pelvik Taban Kasları Eğitimi

Pelvik taban kaslarını çalıştırmak için komut vermek bira zordur. Gözle görülmeyen ve vücudun özel bir bölgesinde yerleşim gösteren kaslar oldukları ve özel bir fonksiyonları olduğu için kolay anlaşılmayabilir.

Pelvik taban kaslarının kasılması için yapılan denemelerde bazı hatalar yapılmaktadır. Pelvik taban kasları yerine başka kaslarda aktivasyon meydana gelebilir: örneğin rektus abdominis (karın kası), gluteal kaslar (popo çevresi kaslar) ve addüktör kaslar (iç bacaktaki kaslar). Bazen de kompansatuar (telafi edici) hareketler ortaya çıkabilir; pelvik tiltler, nefes tutma manevraları gibi. Bu hareketler ortaya çıktığı zaman pelvik taban kasları kasılmış illüzyonu yaratılır.

Pelvik tabanın etkili bir şekilde fonksiyon gösterebilmesi için kasılıp kas boyunu kısaltabilmesi ve ayrıca gevşeyip uzayabilmesi de gerekir. Egzersiz yaparken gevşeyebilmenin önemini de unutmayın.

Elektrik Stimülasyonu

Pelvik taban kaslarında hiç kasılma olmayan birinden az kasılma oluşturulabilen birinde de kullanılabilir. Elektrik akımı ile kaslar ve sinirler dışarıdan bir uyaranla uyarılır.

Biofeedback Cihazı

Biofeedback cihazı size egzersizi doğru yapıp yapmadığınız konusunda geribildirim verir. Hareketi gözlemleme imkanı verdiği için gelişimi kişi kendi de gözleyebilir.

Genel Kas Kuvvetlendirmesi

Araştırmalar bize gösteriyor ki pelvik taban kaslarının eğitimi ile uygulandığında tedavinin efektifliği artıyor. Vücudun bir bütün olduğunu ve belirli kasların birbiriyle bağlantı halinde olduğunu unutmamak gerekir. Güçlü kalça kaslarına sahip olmak, kalça eklem hareketinin geniş aralığını koruyabilmek, abdominal (karın) kaslarının güçlü olması ve ayak çevresi kaslarının hareketleri destekliyor olması rehabilitasyon sürecinde oldukça önemlidir.

Günlük Yaşam İçin Tavsiyeler

  • Sıvı alımı ve işeme için günlük tutmak
  • Kafein gibi mesane ve bağırsak irritanlarından uzak durmak ya da azaltmaya çalışmak

Kaç seans gereklidir? Rehabilitasyon süresi ne kadar sürer?

  • 6-12 hafta arasında haftada bir veya iki seans önerilir. Ancak tedavi süresi daha uzun da sürebilir.
  • Evde fizik tedavi seansı almak isterseniz iletişime geçebilirsiniz.

Salgın Hastalık Önlemlerimiz (Ocak 2025 Güncel)

Merhaba, siz değerli hastalarımızın ve değerli sağlık çalışanlarımızın sağlıklarını koruyabilmek için, Viafiz Evde Fizik Tedavi Hizmetleri ekibi olarak COVID-19 ve diğer salgın hastalık önlemlerimizi Ocak 2025 itibariyle güncelledik:

– Fizyoterapistlerimiz yalnızca gerekli durumlar için cerrahi maske veya üstü standartta bir maske ile geliyorlar.
– Enfekte olan fizyoterapistlerimiz tam iyileşme sağlanana kadar seanlarına ara veriyorlar.
– Fizyoterapistlerimiz asla toplu ulaşım kullanmıyor. Bireysel araçlarıyla adresinize geliyorlar.
– Araçlarımız her gün dezenfekte ediliyor.
– Elektrod gibi ekipmanlar kişiye özel olarak kullanılıyor.
– Tüm ekipmanlar her seans sonunda dezenfekte ediliyor.
– Hastalarımızın yanında yalnızca 1 refakatçi kabul ediyoruz.
– Hastalarımız için maske kullanımını kendi tercihlerine bırakıyoruz.

COVID-19 Sonrası Fizik Tedavi

2020 yılı bizim için bir çok felaketle başladı. Bunlardan en kötüsü de COVID-19 veya koronavirüs olarak da bilinen yeni bir SARS virüsü olan SARS-CoV-2. (SARS-CoV-2 virüsünün yaptığı hastalığı COVID-19 olarak tanımlıyoruz.) Koronavirüsün hastalar, sağlık sistemlerimiz ve toplumumuz üzerinde ne gibi bir etkisi olacağını bilmiyorduk. Virüs hızla yayıldı ve koronavirüs hastalığı hızla bir pandemiye dönüştü.

Doğal olarak ilk odak noktası hastanede yatan, akut ve ağır hastaların tedavisiydi. COVID-19 hastalarının akut vakalarının ilk dalgasının atlatılmasıyla beraber buzdağının görünmeyen yüzünü gördük. İyileşen hastalard hastalığın neden olduğu kısa ve uzun vadeli etkileri farkettik. Bu etkilerin tedavisi için büyük bir emek gerekiyor. Bu durumda karşımıza rehabilitasyon bilimi çıkıyor. Hastalardaki kısa ve uzun dönem etkilerin silinmesinde fizyoterapistler kilit rol oynuyor.

Koronavirüs Sonrası Semptomlar

Hastalar internet ortamında yorgunluk, kas güçsüzlüğü, nefes darlığı ve yaşam kalitesinde düşüş gibi problemlerden bahsetse de konu hakkında şu ana kadar çok fazla bilimsel makale yayınlanmış değil. Bir çalışmaya göre COVID-19 geçirmiş ve iyileşmiş hastaların erken dönem değerlendirmesinde hastaların yarısında nefes darlığı ve yorgunluk, 4 de 1’inde göğüs ve eklem ağrısı görülmeye devam edilmiş.

Fizyoterapistlerin Koronavirüs atlatmış hastalarda olan rolü

Royal Dutch Society for Physiotherapy COVID-19 sonrası hastalardaki önerilerle ilgili olarak yayınladığı makalede “Fizyoterapist, günlük fiziksel işlevlerinde kısıtlamalar yaşayan COVID-19 hastalarının rehabilitasyonunda kilit bir rol oynayabilir” açıklaması yapıyor.

Hastaneden taburcu olduktan veya evde tedaviden sonraki ilk altı hafta  

COVID-19 sonrası fizyoterapiste başvurma

Hastaneden taburcu edilen hastalar genellikle günlük yaşam aktivitelerini kademeli olarak artırma tavsiyesi alırlar ve evde yapmaları için fonksiyonel fiziksel egzersizler verilir. 

Fizyoterapist tarafından COVID-19 sonrası hasta değerlendirmesi – ilk konsültasyon

Öneriler, hastaneden taburcu olduktan sonraki ilk 2 hafta içinde veya semptomlar azaldıktan sonra fizyoterapisle iletişime geçilmesini öngörmektedir. Bu ilk danışma, telefonla veya görüntülü görüşmeyle yapılabilir. Fizyoterapistin hastanın durumuna dair temel bilgiye sahip olamasını sağlayacaktır. Taburcu olduktan sonraki ilk altı hafta boyunca sevk edilen hastalar henüz bir egzersiz testi ve / veya işlev testi yapılmadığı için, terapist hastanın durumunu farklı bir şekilde belirlemelidir. Konumlandırma beyanı, WHO Uluslararası İşlevsellik, Engellilik ve Sağlık Sınıflandırması (WHO-ICF) modelinin tüm alanlarının kullanımını öngörmektedir. Kullanılan klinik sonuç ölçütleri şunlardır:  

  • Hastaya Özgü İşlev Ölçeği (PSFS)
  • Fiziksel aktivite öncesinde, sırasında ve sonrasında oksijen satürasyonu ve kalp atış hızı frekansı
  • Fiziksel aktivite öncesinde, sırasında ve sonrasında, Nefes Darlığı ve Yorgunluk için Borg Ölçeği CR10

Ayrıca, bir hastanın yoğun bakım ünitesine kabul edilip edilmediğini ve bu hastalar genellikle çok düşük egzersiz toleransına sahip olduğundan, Yoğun Bakım Sonrası Sendromu (PICS) belirtileri gösterip göstermediğini hesaba katmak önemlidir. Diğer bir önemli faktör, muhtemelen etkilenen organlar dahil, COVID-19’dan önce veya COVID-19’dan edinilen komorbiditelerin varlığını kontrol etmektir. Fizyoterapist, diğer sağlık hizmeti sağlayıcılarından ve hastadan elde edilen bilgilere dayanarak, hastanın özel ihtiyaçları ve rehberlik talebi ile birlikte fizyoterapi için bir endikasyon olup olmadığına karar verir. 

Fizyoterapi endikasyonu olan COVID-19 sonrası hasta

Fizyoterapi endikasyonu almış bu hastalar, azalmış fonksiyonel kapasite ve / veya düşük fiziksel aktivite seviyeleri yaşarlar. Fizyoterapist, günlük yaşam aktivitelerini ve fiziksel işleyişlerini kademeli olarak artırmak için onlara belirli egzersizler için rehberlik ve talimatlar sağlayacak ve yapılan ilerlemeyi izleyecektir. Tehlikeli desatürasyon ve aşırı yük riskini en aza indirmek için:  

  • Hastanın oksijen satürasyonu egzersiz veya fiziksel aktiviteler öncesinde, sırasında ve sonrasında ölçülmelidir (istirahat sırasında alt sınır% 90 ve egzersiz sırasında% 85 olmalıdır)
  • Hastalar sadece ev ortamında, frekans, yoğunluk, zaman / süre ve türle ilgili olarak belirlenmiş eğitim parametreleriyle fiziksel egzersizler yapmalıdır.  

YBÜ kaynaklı zayıflığı (YBÜ-AW) olabilecek ve PICS yaşayan hastalar için öneri, aşırı yük riski yüksek olduğu için onları (doktorları aracılığıyla) bir rehabilitasyon merkezine yönlendirmektir.  

Hastaneden taburcu olduktan veya evde tedaviden 6 hafta sonrası

COVID-19 sonrası hasta fiziksel fonksiyon takibi

Bazı hastanelerde, hastalar taburcu olduktan altı hafta sonra bir tıp uzmanına (örneğin göğüs hastalıkları uzmanı, dahiliye, kardiyolog…) gideceklerdir. Ek akciğer ve kalp fonksiyon değerlendirmesine ve egzersiz testine tabi tutulacaklar. Test sonuçları, mevcut fiziksel işlevi belirleyecektir. 
Bilgiler, fizyoterapistin daha spesifik egzersizler yazmasına ve hastaları ihtiyaçlarına ve hedeflerine göre yönlendirmesine yardımcı olacaktır. Tedavi hedefleri, günlük yaşam aktivitelerini daha da iyileştirmeyi, fiziksel aktivite seviyelerini ve / veya egzersiz kapasitesini artırmayı, örneğin kas gücü ve egzersiz toleransı hedefleyebilir. Mevcut ve yeni veya ayarlanmış tedavi hedeflerini değerlendirmek için aşağıdaki klinik sonuç ölçütlerinin kullanılması önerilir:

  • Hastaya Özgü İşlev Ölçeği (PSFS)
  • Kısa Fiziksel Performans Pili (SPPB)
  • Kavrama gücü (varsa elde tutulan bir dinamometre ile). 
  • Egzersiz öncesinde, sırasında ve sonrasında oksijen satürasyonu (SpO2) ve kalp atış hızı frekansı (HR) ölçümü. 
  • Egzersiz öncesinde, sırasında ve sonrasında Nefes Darlığı ve Yorgunluk için Borg Scale CR10. 
  • Fiziksel aktivite seviyelerini değerlendirmek için pedometre / ivmeölçer. 
  • Egzersiz kapasitesini değerlendirmek için Altı Dakika Yürüme Testi (6MWT).

COVID-19 sonrası hasta fizyoterapiyi hedefliyor

Fizyoterapinin amacı, hastanın fiziksel aktivitesini daha da artırmasını ve egzersiz kapasitesini geliştirmesini sağlamaktır. Kronik akciğer hastalığı olan hastalarda kullanılanlar gibi eğitim ilkelerinin COVID-19 sonrası hastalarda uygulanabileceğini varsaymak makul görünmektedir. Test sonuçları ciddi bir kısıtlama veya risk göstermediğinde, eğitim sıklığı, yoğunluğu, süresi / süresi ve egzersiz türü kademeli olarak artırılabilir. 

Tehlikeli desatürasyon ve aşırı yük riskini en aza indirmek için, oksijen satürasyonu egzersiz öncesinde, sırasında ve sonrasında ölçülmelidir. Hastalar, egzersiz yoğunluğunun arttığı ilk 2 hafta içinde fiziksel aktivite ve egzersiz sırasında herhangi bir desatürasyon belirtisi göstermezse, yoğun SpO2 izleminden daha fazla endike değildir. Egzersiz reçetesi, formüle edilmiş tedavi hedeflerine odaklanmalı, hastanın mevcut fiziksel işlevlerine ve aktivite düzeylerine dayanmalıdır.  

Fizyoterapi alanında belirlenen sınırlamalar çözülemediğinde, hastanın diğer sağlık bakım disiplinlerine sevk edilmesi gerekebilir; bu durumda fizyoterapistin bir sinyal verme işlevi vardır ve her zaman hastanın GP’si ile yakın temas halinde olur. 

Sonuç

Pek çok soru hala cevaplanmamış olsa da, zaman ve deneyim, fizyoterapi alanındaki COVID-19 sonrası hastanın özel ihtiyaçlarını belirlememize yardımcı olacaktır. Royal Dutch Society for Physiotherapy’nin durum açıklaması kesinlikle iyi bir başlangıç ​​noktasıdır. Yerel ve uluslararası fizyoterapi topluluklarınızdaki deneyimleri paylaşmanın önemi, COVID-19 sonrası hasta için yeni anlayışlar ve kişiye özel tedaviler bulmanıza yardımcı olacaktır. 

Ücretsiz Evde Fizik Tedavi Hizmeti Alabilir miyim?

Kimler ücretsiz evde fizik tedavi hizmetinden faydalanabilir? Ücretsiz evde fizik tedavi hizmeti için nasıl başvuru yapılır? SGK geçen evde fizik tedavi firması var mı? Evde fizik tedaviyi sigorta karşılar mı? Özel sağlık sigortası ile evde fizik tedavi görebilir miyim? Evde fizik tedavi nasıl yapılır? Bu yazımızda sizinle bu soruların yanıtlarını paylaşacağız.

Viafiz Evde Fizik Tedavi Hizmetleri, evde ÜCRETLİ fizik tedavi hizmeti veren bir ÖZEL bir ağdır. Ücretsiz fizik tedavi hakkındaki sorularınız için lütfen bizi aramayın. bu sayfa sizi sadece bilgilendirmek için hazırlanmıştır.

Evde fizik tedaviyi sigorta (SGK) karşılar mı?

Hayır, maalesef hiçbir evde sağlık hizmeti SGK tarafından karşılanmıyor. Buna evde fizik tedavi hizmeti de dahil. SGK karşılamasa da ücretsiz evde fizik tedavi hizmeti için farklı seçenekler var.

Kimler ücretsiz evde fizik tedavi hizmetinden faydalanabilir?

Yukarıda saydığımız durumlara sahip, hastaneye veya rehabilitasyona gelip gidemeyecek derecede durumu ağır olan kişiler, engelli çocuk ve genç erişkinler ücretsiz olarak evde fizik tedavi hizmetinden faydalanabiliyorlar.

Bunun dışında yaşadığınız ilin veya ilçenin belediyesi maddi durumu iyi olmayan vatandaşlar için bu hizmeti sunuyor olabilir. Türkiye’de bu hizmeti sunan belediyeler genelde 2 haftada 1 seans olarak veriyorlar. Bu seans sayısının hastanız için yeterli olmayacağını hatırlatırız.

İnme, felç gibi doğuştan olmayan, sonradan rahatsızlık geçirmiş YETİŞKİN KİŞİLER sağlık raporları çıkmış olsa bile ücretsiz evde fizik tedavi hizmetinden YARARLANAMAZLAR

Ücretsiz evde fizik tedavi hizmeti için nasıl başvuru yapılır?

İstanbul’da ikamet ediyor ve  yukarıdaki başlıktaki ücretsiz evde fizik tedavi hizmetinden faydalanabilecek kişiler kapsamına girdiğinizi düşünüyorsanız bilgi ve işlemler için yaşadığınız şehrin M.E.B. Rehberlik ve Araştırma merkezine ulaşabilirsiniz.

Yukarıda bahsedilen kişiler kapsamında iseniz, ücretsiz evde fizik tedavi hizmetinden faydalanabilmek için evde fizik tedavi raporu almanız gerekiyor. Evde fizik tedavi raporu nasıl alınır yazımızdan öğrenebilirsiniz.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin maddi durumu yetersiz vatandaşlar için sunduğu evde sağlık hizmetleri hakkındaki detaylara ulaşmak ve başvuruda bulunmak için İBB Evde Sağlık sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Özel sağlık sigortası evde fizik tedavi için geçerli mi?

Özel sağlık sigortanız eğer evde fizik tedavi hizmetleri için geri ödeme sağlıyorsa, tedavinizi özel sağlık sigortanız ile gerçekleştirebilirsiniz. Tamamlayıcı sağlık sigortaları evde fizik tedavi karşılamamaktadır. Detaylı bilgi ve işlemler için lütfen bize ulaşın.

Evde fizik tedavi nasıl yapılır?

Uzman hekim tarafından tanısı konmuş, sağlık durumu stabil olan hasta, fizyoterapist tarafından değerlendirilir ve bu değerlendirmeye göre tedavi programı çizilir. Fizyoterapistin tavsiyesi doğrultusunda, hasta ve yakınlarıyla beraber hastanın haftada kaç seans evde fizik tedavi alacağı belirlenir. Hastaya ve fizyoterapiste uygun randevu tarihleri ayarlanır. Fizyoterapist, hastanın evine elektroterapi cihazı ve uygun ekipmanı ile birlikte gelir. Hastanın kaç seansa gereksinim duyduğu, hastanın durumuna, yaşına ve teşhisine göre deüişiklik gösterir. Daha fazlası için yazımıza gidin: Evde fizik tedavi nasıl yapılır?

Evde Fizik Tedavi Hareketleri

Bu yazımızda size bazı evde fizik tedavi hareketleri göstereceğiz. Evde fizik tedavi egzersizleri sağlığınız açısından fizyoterapistiniz tarafından belirlenmelidir. Doğru egzersizin çalışılmaması veya yanlış egzersiz seçimi hastanızı fiziksel durumunu geriye götürebilir. Rasgele yapılan egzersiz seçimi spastisitesi olan bir hastanın kasılmalarını arttırabilir, ortopedik bir hastanın ağrılarını dayanılmaz seviyeler çıkarabilir, serebral palsili bir çocuğun motor gelişimde geri kalmasını hızlandırabilir. Lütfen bunun bilincinde olarak hareket edin.

 

Bacak karına germe egzersizi. Bacağınızı karnınıza doğru çekin ve 30 saniye tutun. Bu egzersizi 3 set tekrarlayın.

 

Sırt ekstansiyonu egzersizi. Dirseklerinizin üzerine sırtınızı ve boynunuzu kaldırarak doğrulun.10 saniye bekleyin ve yüz üstü yatın. 10 tekrarlı yapabilirsiniz.

 

Hamstring germe egzersizi. Fotoğraftaki pozisyondayken, ellerini bacağınızda sürüyerek ayak bileğinize ulaşmaya çalışın. Son noktaya geldiğinizde 30 saniye bekleyin ve yavaşça geri eski pozisyonunuza gelin. 3-4 tekrarlı yapabilirsiniz.

 

Pelvik tilt egzersizi. Adım 1: Öne tilt- Kalçalarınızı ve kalçanızı mindere bastırarak, karnınızı olabildiğince yüksek tutun (alt sırtınızı). Beş ila on saniye bekleyin, sonra gevşeyin. Adım 2: Arkaya tilt- Karın kaslarınızı sıkılaştırarak ve pelvis kemiğinizi hafifçe bükerek zemine karşı sırtınızı düzleştirin. Beş ila on saniye bekleyin, sonra gevşeyin. 10 tekrarlı yapabilirsiniz.

 

Piriformis gevşetme. Bir bileğinizi diğer ayağınızın dizinin biraz yukarısına koyun. Alttaki bacağı iki elinizin yardımıyla karnınıza doğru çekin. 30 saniye tutun. 3-4 tekrarlı ve çift taraflı olarak yapabilirsiniz.

 

Bebek pozu hareketi. Dizüstü pozisyondan fotoğraftaki konuma gelin. Alnınız yerde olsun. 30 saniye durun. Sonra dizüstü pozisyona tekrar gelin. 3-4 tekrarlı yapabilirsiniz.

 

Kedi – deve egzersizi. Sırt kaslarınızı nefes alarak fotoğraftaki pozisyona getirin.

 

Kedi – deve egzersizi. Bir önceki fotoğraftaki pozisyondan nefes vererek bu fotoğraftaki kedi pozisyonuna gelin. 10-20 tekrarlı yapabilirsiniz.